Geçen hafta yazmış olduğum yazılarda kısada olsa, özet’te olsa haram aylarından bahsetmiştim Haram ayları dört ay malumunuz. Muharrem, Recep, Zilkade ve Zilhicce aylarıdır. Yani içinde bulunduğumuz bu ay Recep ayı da haram aylarındandır. Yani savaş yasak, işkence yasak, iftira yasak, vesaire vesaire.

Savaş iki şekil, hatta üç şekil, hatta şekli bile kalmadı binlerce şekiller meydana geldi. Bir sürü savaş ve savaş şekilleri günümüzde kullanılmaktadır. Silah ile savaş, bomba ile savaş, el ile savaş, dil ile savaş, internet ve sosyal medya ile savaş, daha say sayabildiğin kadar.

Bir kişiyi veya bir toplumu yok etmek için yapılan herşey savaştır.

Savaş deyince elimize top tüfek bomba alarak karşı insanlar ile yapılan savaş anlıyoruz da dediğim gibi yukarda saydığım bir sürü savaş aracı mevcuttur. Aramızdaki kin, haset ve husumet duygularını bırakarak kardeşlik, sevgi ,saygı ve bağışlamayı tercih edelim.

Yalan, gurur, kibir gibi manevî hastalıklardan uzak duralım. Mübarek günlerde kazandığımız güzel hasletlerimizi bir çırpıda çöpe atmayalım. Bakın seçim sürecine girdik, siyasiler vatandaşların ayaklarına kadar gitmeye başladı. mesela Başbakanımız dün Aksaray’daydı. Ülke adına yapılan güzellikleri anlattı.

İnsanları uy uğruna, menfaat uğruna kırmayalım. Haram aylarından recep ayının içindeyiz. Günlerdir kazandığımız sevapları bir hiç uğruna çöpe atmayalım. Siyasi kırgınlıklarımızı nefisten gelen kırgınlıklarımızı  bir tarafa bırakarak kardeşçe yaşayalım. Kardeş gibi olalım, bize de bu yakışır.

Aramıza menfaat duygularını sokmayalım. Şuna çok şahit oldum kötülükle ve kötü olan hiçbir şeyle bir yere varılmıyor ve bu zamana kadar da varılamadı, geçmişte de böyle olmuştur, gelecekte de böyle olacak.

Bizler Şu güzel Aksaray’ımızın  kalkınmasını ve huzur içerisinde olmasını temin etmek için mücadele edelim. Bu güzel günlerde Allah’a bol yalvaralım, yalvaralım da bizim neslimize huzur ve güzellikler versin.

Yalvaralım da şu güzel Aksaray’ımıza hayırlı hizmet yapacak kardeşlerimize yardım etsin mevla. İftira, yalan, dolan, dedikodu ile hiçbir şekilde kazanç elde edemeyiz. Omuzumuza vebal yüklenmeyelim. O vebalın altında inim inim inleriz ve sıkıntıya düşeriz

Evet bir gün bu geçici ikametgahımızdan ebedi ikametgahımıza gideceğiz. Defterlerimiz elimize verilecek. Bir ömür boyu yaptıklarımızı o defterlere yazılmış olduğunu göreceğiz. Hak ve hukuku olanlarla hesaplaşma anı gelecek.

Hani derler ya kader anı; o kader anı geldiğinde hiçbir kimse bir yere kaçamayacak. Oranın hesabı buranın hesabına hiç benzemez. Onun için ayağımızı denk alalım. Son çırpınışlar fayda vermeyecek.

 

Bugün Cuma Müslümanların Bayramı

 

Peygamber (SAV)Efendimiz buyurmuştur ki “ Bir gün Cebrail bana geldi. Elinde beyaz bir ayna vardı. Aynanın ortasında da siyah bir nokta bulunmaktaydı. Ey Cebrail, bu nedir, diye sordum. Bu cumadır. Sana ve senden sonraki ümmetine bir bayram olsun diye Rabbin gönderdi, dedi. Bizim için bu günde ne vardır, diye sordum. O günde sizler için bir çok hayır vardır. Bir kimse o gün Rabb’ine dua etse ve bir şey istese; eğer onun kısmetinde varsa verilir. Kısmetinde yoksa istediğinden daha hayırlısı ve büyüğü kendisine verilmek üzere kıyamete saklanır. Yahut o kimse kendisine yazılmış bir şerden korunmak için dua ederse Allah (cc) onu daha büyüklerinden de korur, dedi.

Ben, “Peki bu siyah nokta da neyin nesidir, diye sordum. Kıyamet Cuma günü kopacaktır (bu onun işaretidir). Cuma bizim katımızda günlerin efendisidir. Biz onu ahirette ‘yevmü’l-mezîd’ diye çağırırız (o şekilde isimlendiririz)” dedi.


1.05.2015 09:54:07

Mustafa Avcı

Yalvaralım Ama Çok Yalvaralım

Yalvaralım Ama Çok Yalvaralım