Tabiri câiz ise,Günler,Aylar,Yıllar vızır vızır geçip  gidiyor.Kendimizi her gün kandırıyor,her gün aldatıyoruz.

Günlük yaşantımızda  yapmamız gereken ibadetleri veya  işleri her gün bir başka gün için erteliyoruz, yani savsata yapıp ipe un seriyoruz.Manevi dünyamızı hiçte dikkate almıyoruz.

Bugünümüzü çalan iki hırsız var ; geçmişe ilişkin pişmanlıklarımız ve geleceğe ilişkin kaygılarımız.

Bu iki hırsız bugünümüzü göz göre göre elimizden alıp götürüyor.Yaşamaya kıyamayıp geleceğe attığımız yaşantılarımız (bugün'lerimiz), gün gelir, yaşanmadan geçmişte kalır.

İçinde bulunduğumuz anı yeterince yaşamadığımız zaman, geleceği hakkıyla yaşama şansımız azalır.Azalmakla kalmaz hatta yok olur.

Çünkü :Her şeyi biriktirebiliriz, ama zamanı biriktiremeyiz, kendinizin döküntülerini de biriktiremeyiz.

Öyleyse, yaşanmadan ertelenmiş günleri ileride yaşama ihtimalimiz yoktur.Bugün ne varsa yarın tarih olacaktır. Tarih olmadan onların kıymetini bilmekte keyif vardır.

Geçmiş bu an artık yoktur ; gelecek ise henüz yoktur.Eğer sürekli geçmiş için yas ve keder içindeyseniz geçmiş sizi kontrol ediyor demektir; sürekli korkuyorsanız gelecek sizi kontrol ediyor demektir ; eğer yasla,kederle hüzünle pişmanlıkla ve korkuyla başa çıkabildiyseniz, bugününüzü kontrol edebilir, geleceğinizi planlayabilirsiniz.

Bakın bu konuya ışık tutacak şu sözleri Atalarımız ne güzel  söylemiştir.Dünya üç günlük bir hayat içeriyor.Dün geçti gitti.yarının geleceği meçhul yaşadığın hayat, içerisinde bulunduğun gündür.İşte bulunduğumuz bu günü çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor.

Maddi ve manevi yaşantımızla ilgili plan ve projelerimizi yarına bırakmayıp bugünden yapmamız gerekiyor.Eğer yapacağımız işleri yarına veya daha ileri bir tarihe atar isek  çok geç olabilir.Ondan sonrada son pişmanlık fayda etmez.

Bizden evvel dünya üzerinde boş yaşayana insanlara nasıl fayda etmediyse bize de fayda etmeyecektir.Geçenlerde  birkaç arkadaşla bu konularda sohbet ediyorduk.Arkadaşlardan birisi şunları söyledi.Amaaaan hocam daha yaşımız genç biraz daha yaşayalım sonra tövbe eder ibadetlerimizi yaparız. Şimdi biraz hayatımızı yaşayalım gerisi kolay dedi.

Sevgili Kardeşim ya o günü yakalaya bilecek miyiz o fırsatı bize verecekler mi? dedim.Gözüme baktı durdu. Şimdi bu sorumu  tüm okurlarıma soruyorum yarına çıkabilecek miyiz? Yarın bizim için geç olmayacak mı? Allah bizleri Bugünden Maddi ve manevi hazırlıklarını yapan kullardan eylesin.


20.03.2013 00:00:00

Mustafa Avcı

Ya Yarın Geç Olursa

Ya Yarın Geç Olursa