Türkiye İMF ye olan borcunu ödeyip kredi açınca ülkemizi karıştırmak için düğmeye bastılar.
Karıştırmalarına ilk bahane Taksim Parkında yerleri değiştirilen birkaç ağaç oldu.
Bu ağaçlar bahane edilerek bir damla suda kopartılan fırtına ile İstanbulla birlikte birçok kentimizin altı üstüne getirildi.
Kamu malları yakıldı, yıkıldı, direk ve dolaylı olarak birçok cana mal oldu.
Esnafların camları çerçeveleri indirildi,İstanbulda peş,peşe otel rezervasyonlarının iptal edilmesine sebebiyet verildi.
Sebep aslında hiçte umurlarında olmayan kesilen birkaç ağaç!!!
EYLEMLERİ BİTİRMENİN ŞARTLARI TÜRKİYENİN ÇIKARLARINDAN VAZ GEÇMESİYDİ
Bu eylemin bu kadar masumane bir şey olmadığı bu Vandallığı durdurmanın şartlarının belirtilmesiyle ortaya çıktı.!!!
Neydi haftalarca bir elleri yağda diğeri balda açık hava tatili yapan, camiyi ayakkabılarıyla kirleten,içki alemi yapılan meyhaneye çevirenlerin bu alçaklığı durdurmak için Türkiyeyi gök yüzünün lideri yapacak olan 3. Hava limanından,İstanbulun kara ve demir yolu trafiğini rahatlatacak olan 3. Köprüsünden ve Lozan dayatmasını çöpe atacak olan Kanal İstanbuldan vaz geçilmesiydi.!!!
Yine bu çerçevede MİT müsteşarının milli birlik ve kardeşlik projesi çerçevesinde rutin işini yapması nedeniyle tutuklanmak istenmesi.
Türkiyenin mahrem devlet bilgilerinin yabancı istihbarat kurumlarına servis yapılması.
Dini ve milli bir çok cemaat ve kurumlarla çıkarlarına çomak sokan kişiler hakkında uydurma kanıtlar oluşturularak kendi çıkarları önünde engel olarak görülen bu cemaat ve kurumların Tahşiyeci veya Darbeci olarak,insanların vatan haini veya diğer suçlarla yaftalanıp tasfiyesi.
Milletler arası sularda insani yardım taşıyan Mavi Marmara isimli gemimizin 31 Mayıs 2010 terörist devlet İsrail tarafından yapılan kanlı baskın sonucu silahsız vatandaşlarımızdan İbrahim Bilgen (Siirt),Ali Haydar Bengi(Diyarbakır),Cevdet Kılıçlar( İstanbul),Çetin Topçuoğlu( Adana -Avrupa Şampiyonu Milli Tekvandocu),Necdet Yıldırım( Malatya),Furkan Doğan (Kayseri) Fahri Yaldız(Adıyaman),Cengiz Songür( İzmir) ve Cengiz Akyüz( İskenderun) katledilmesi karşısındaki Otoriteden izin alınmalıydı şeklindeki fetva ile katil devletin haklı çıkartılması.
Daha sonra ise Dershanelerin kapattırılması bahanesiyle başlatılan geçen sene yapılan ve Dönemin başbakanı şeklindeki iddianameleriyle Hükümete karşı yapıldığı kesinleşen 17 ve 25 Aralık operasyonları.
Bu operasyonlarının devamı olan Tapeler,MİT TIRlarının Adanada durdurulması ve görüntülerinin medyaya servisi gibi ülkemizin birlik ve dirliğini bozacak tüm eylemlerin gerçekleştirilmesi başlı başına en büyük hainlik ve af edilmeyecek suçtur.!!!
Bundan kötüsü ise yapılanların Müslüman olduğunu iddia edenler tarafından ülkemizin milli çıkarları ve istikbali için değil de İslam ve Müslümanların düşmanı İsrail ve diğer emperyalistlerin çıkarı için yapılmasıdır.!!!
İÇ İŞLERİ BAKANI ALA TÜM DİNLEMELER VE ÇALIŞMALAR DAVOSTAKİONE MUNİTLE BAŞLIYOR!!!
Ülkemizin ipinin çekilmesi için yapılan bu çalışmalar meğerse orta doğunun çıbanbaşı katil İsrail Devletine 2009da Başbakan Erdoğanın gösterdiği tepkinin ardından yani bunun intikamının alınması için başlamış.
Bunu ben söylemiyorum.
Güvenliğin en yetkili amiri olan İç İşleri Bakanı Sayın Efkan Ala söylüyor.
Ala 17 Aralık günü Sabah gazetesinde yayınlanan demecinde29 Ocak 2009`da One Minute oluyor ve aynı yıl içinde bu yapı aldığı talimat doğrultusunda yasa dışı belge, bilgi toplamaya ve telefon dinlemelerine başlıyor... O yüzden bu tarihten itibaren ülkemizde yaşanan bazı olayları kronolojik olarak hatırlarsak 17 Aralık`ı daha iyi anlarız.
2009 içinde hükümet demokratik açılım sürecini başlatıyor ve arkasından Habur olayı oluyor. Aynı yıl Mavi Marmara saldırısı yaşanıyor, tabii Paralel Yapı`nın bu konudaki tavrı malum. Sonra İzmir casusluk soruşturması çıkıyor. Tasfiye etmek istedikleri herkesi bu sepetin içine koyuyorlar.sözleri yapılan hainliğin perde arkasını gözler önüne koyuyor.
İLAHİ ADALETİ VE MİLLETİN İRADESİNİ UNUTTULAR
Bunu yapanlar devletin tüm kademelerinde oluşturdukları paralel yapılarıyla alınan emrin gereğini yapacaklarını bununla da hedeflerine ulaştıracaklarını sanırlarken bilmedikleri şey Mutlak bir İlahi Adaletin ve millet iradesinin gücüydü.!!!
İlahi Adalet tarafından bir çok oyunları ellerine yüzlerine bulaştırılanların bu haince oyunlarını milletimiz ise önce 30 Mart ta, ardından ise 10 Ağustosta bozdu.
Her daim Hakkın galip geleceği bilinciyle milletimizin de bu birlik ve dirliğini kıyamete kadar bozmadan devam ettirmesi dileğiyle.
Cumanız Mübarek Olsun.
Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun.