Kredi kartları kullanımı; hemen, hemen hepimizin hayatına girdi. Bankalar eskiden bu kartları çok ağır şartlar altında verirken bu gün her isteyen istediği kadar kart sahibi olabiliyor.

Ölçüyü kaçırmayanlar için yararlı bir alışveriş aracı olan bu kartlar ölçü kaçıranlar için tam bir kâbusa dönüşebiliyor. Her şeye rağmen borç paranın kimsenin kimseye vermediği bu düzende kredi kartı imdada yetişmektedir.

Buraya kadar her şey güzel de bakın sonrasında neler oluyor:

Bankaların bu kartlardan aldıkları yıllık üyelik ücreti bu kartların tadını kaçırmaktadır. Bankacılar verdikleri bu hizmetin bir bedelinin olduğunu; tüketici hakları dernekleri de bu kesintinin haksız olduğunu söylüyor. Tüketici mahkemeleri de kullanıcı lehine ve hatta On yıl geriye dönük iade kararları alıyor. Hal bu durumda iken de vatandaşın kafası karışıyor. Şayet Müslüman’a yapılacak bu zalimce gâvur eziyetine katlanmak istiyorsanız çetrefilli ve uzun bir hak arama sürecine girebilirsiniz.

Ben böyle bir yola girdim ve girmez olaydım. Sizlere ibret için anlatayım: İlgili bankanın müşteri hizmetlerine telefon ettim. On Altı haneli kart numaramı girdim. Yaklaşık beş dakika telefonda koydukları gıcık bir müziği zoraki dinledim. Telefonda karşıma İstanbul şivesinin yayık ağızlı bir görevli bayanı: “Ben Esra size nasıl yardımcı olabilirim?” Dedi ama ben bu cümleyi ancak üç kez tekrar ettirerek anladım. Sonra kızcağıza; kızım lütfen düzgün ve anlaşılır bir şive ile ve lütfen biraz daha yavaş konuşacaksan konuşalım değilse ben telefonu kapatacağım dedim. Çalışırım beyefendi buyurun size nasıl yardımcı olabilirim dedi. Ben de bankanızın aldığı kredi kartı yıllık aidata itirazım var dedim. Bana görüşme güvenliğimiz için annemin kızlık soyadının ikinci ve beşinci harfini sordu. Önceleri sadece annemizin kızlık soyadı sorulurken bu konuda çağ atlamışlar ve harflere kadar inmişler. Başka çareniz yok okuma yazmayı yeni öğrenen çocuklar gibi heceleyerek cevap veriyorsunuz. Yaklaşık on dakika karşılıklı havanda su dövdük.

Sonuç olarak şayet aylık üç bin TL ve üzeri harcarsam bu aidattan muaf olacağım söylendi. Kimse kusura bakmasın bu teklifin tek amacı olabilir O’da gelirinden fazla gider yap; ödeyeme faize düş ve faiziyle icra kanalıyla katmerli öde. Aslında bu bir nevi ahlaksız tekliftir.

Burada üç seçeneğiniz var: Ya kartınızı iptal ettireceksiniz; gelirinizden fazla harcama yapacaksınız; ya da yıllık aidatı kuzu, kuzu ödeyeceksiniz. Ben de kredi kartını iptal etmeyi daha uygun buldum ve iptal ettirdim.

Ben bu hak mücadelesini verirken daha pratik bir çözüm buldum. Bunu sizlerle paylaşmak isterim: Reklama girmemek adına burada adını vermek istemediğim bir banka; şayet emekli iseniz ve emekli maaşınızı bu bankadan alırsanız sizden kartınız için yıllık aidat ücreti almıyor. Üstelik emekli maaşınızı da her ayın başında alabiliyorsunuz. Emekli değilseniz burada açtıracağınız vadesiz bir hesabınızdan en az iki adet otomatik ödeme talimatı verirseniz yine yıllık aidat ücreti almıyor.

Bence bunu yapmak diğer sıkıntılı yoldan daha yararlı ve akıllıcadır. En azından bu insanı fıtık edici telefon görüşmesini de yapmamış olursunuz. Tavsiye ederim.

NOT: Adını veremediğim bu banka şubesinin hangisi olduğunu öğrenmek hiç de zor değildir. Gidersiniz birkaç değişik banka şubesine bu şartların kendilerinde olup olmadığını sorarsınız.