Adaletsizlik derken adaletsizlik konusu aslında Adli mercileri yakından ilgilendirir. Ancak adalet biliyorsunuz bir nevi haksızlık yapılmamasıdır. Biraz daha ileri gidersek, insanların arasında hak etmediği şeyleri almasıdır. Geçtiğimiz günlerde diyanet işleri Başkanımız Sayın Mehmet Görmez Ülke genelinde bir anket yaptırıyor. Yaptırdığı bu ankette öyle enteresan hadiseler çıkıyor ki, sonucuna bakınca hayretler içinde kalıyor ve çok üzülüyor

       İsterseniz konuya geçmeden adaletten bahsetmişken birkaç cümle Adliye binalarımızda yazan terazi içindeki, “ Adalet Mülkin Temeli” yazısını hiçte yansıtmadığını söylemek istiyorum. Eğer mahkemeniz varsa, saat 9.00 da gün alırsınız, ama kimse kusura bakmasın Avukatlardan sıra size ya saat 12.00 ye kalırsınız yâda öğleden sonraya. Avukatınız yoksa en büyük haksızlığı burada görür verilen saatte duruşmaya alınmazsınız. Bunu Sayın hakimlerimizin bilgisi için yazmış oldum.

      Gelelim Diyanet işleri Başkanlığımızın yaptığı ankete, personel arasındaki, atamalardaki adaletsizlikten tutun ülkede dindarlık ve namaz kılma oranına kadar bir dizi anketler yapmışlar. Yapılan anketlerde en büyük adaletsizlik Müftülüklerde yaşanıyormuş.

        Nasıl mı atamalarda hak edenler değil de hak etmeyenler, yâda adamı olanlar belli bir yere geliyorlarmış. Hakkaniyet ölçüleri içinde tayin ve atama yapılmadığı %15 olarak çıkmış. Yani %85 Müftüler haksızlık yapıyormuş personel arasında adam kayırmaca oynanıyormuş.

       Hemen aklıma bundan on sene önce ilimiz müftülüğünde yaşananlar aklıma geldi. İsim vermeyeyim Diyanet İşleri Başkanlığında belli bir partinin sempatizanı bir ağabeyimiz vardı, onun sayesinde İl Müftülüğünde o yönde kadrolaşma yaşanırdı. Burada da bir temsilcileri vardı, kimler merkeze kimler Müftülük içine alınacaksa onların direktifi doğrultusunda atamalar yapılırdı.

       Bu durumu ilimizde bilmeyen yoktur, zavallı müftülerimizde kale içten fethedildiği için sesini çıkarmazlardı. Müftülüklerimizdeki iç çekişme hiçbir resmi kurumda yaşanmazdı. Daha sonra sendika olayı çıktı, sendikalarda iktidarı kullandıkları için bu sefer bunlar oraya buraya yerleşmişlerdir. Demek ki imamlarımız yani din görevlilerimiz Diyanetteki atama ve tayinlerden %85 memnun değillermiş. Kendilerinin yaptıkları ankette bu ortaya çıkmış bulunmaktadır.

       Anladığım kadarı ile %15 kadar memnun olan var, bunlarda bu dairede işlerini istediği gibi yaptıranlar olmalı ki hayatlarından memnunlar. Dinini bilen ve hak hukuk yemeyen bir kurumda haksızlık diz boyu ise diğer kurumlar ne yapsınlar. Diyanetin yaptığı bu anket elime geçti bilgisayarımda masa üstüne indirdim duruyor. İmamların %88 fırsat eşitsizliğinden şikâyetçiler.

       Bazen bakıyorsunuz, belli yerlere belli kimse veya hatırı sayılır kimselerin talebi ile gelmiş din görevlilerimiz var, onlara kimse dokunamaz. Müftü dokunmaya çalışsa kırk kişi devreye girer yâda yargıya gider. Camisine hiç gelmeden maaş alanları duydum ve çok utandım. İlimizde bile yıkılmış bir camiye atanıp hiçbir yerde görev yapmadan maaş alanlar tespit edilip görevden uzaklaştırılmış hocalar var. Yatsı ve sabah namazına gelmeden maaş alanlar maaşlarını nasıl helal ettirecekler?

         Birde namaz ve dindarlık sorusu var ülkemizde hayatında ilk defa camiye gidenlerin oranı ise %87, sürekli namaz kılanların oranı ise %21, sadece cumaya gidenlerin oranı ise %17, kendisini dindar görenlerin oranı ise %71 olarak belirlenmiş. Diyanetin ülkenin birlik ve beraberliğinde birleştirici rolü olduğuna inananların oranı ise %91 ile en üst seviyede.

      Diyanet işleri başkanımızı üzen hadisede ankette toplumun bu kuruma nerede ise yüzde yüz güveni varken. Kendi içlerinde güven ve adaletin olmamasına üzülüyor. Bende diyorum ki, adalette o zaman biz kime güveneceğiz yâda itimat edeceğiz? Yok, canım Müftüler adaletsizlik yapar mı?

       Namaz dinimizin direği ve müslümanın sigortası olması gerekirken namaz kılmayanların oranının çok düşük olması ise geçekten çok ilginç. Demek ki, ülkemizde şeriat korkusu yaşayanların boşa korktukları görülmektedir. Namaz kılanların oranı %25 bile değilken insanlar namazsız ve modern dindar oldukları görülüyor. Dindarmısın dendiğinde bu oranın %71 olduğu görülüyor. İnsanları camiye çekemeyen din görevlilerimiz arasında haksızlık olması gayet normal diyorum. Birazda bu kurumun din görevlileri insanları ibadete çekmekte başarısız değiller mi? Torpilli işle uğraşmaktan camiye cemaat çekmeyi unutmuşuz vesselam.