Yazdığım bazı köşe yazılarıma cevap olarak bana mail ile bir cevap hazırlayarak atan MHP İl Başkanı Sayın Rıfkı Karabatak uzun uzun yazdığım bazı yazılardan içinde MHP geçen bütün yazılarıma takıldığı konularına tek tek cevap yazmıştır. Önce beni telefonla arayıp konuştuğum İl Başkanı Karabatak daha sonra bana aşağıdaki cevabı yazıyı göndermiştir.

      Yazısına tarafsız gazetecilik anlayışım gereği virgülüne noktasına dahi dokunmadan sizlerle paylaşacağım. Yalnız şimdi burada bu yazıya hiç cevap vermeyeceğim, yazının yayınından sonra kendisine cevap hakkımı kullanacağım. Gördüm ki, beni düşman ilan etmiş, bazı gerçek ve bilinmesi gelen konuları evet dostluk adına yazmamıştım. Madem bizi düşman görüyor, öyleyse dostluk adına yazmadıklarımı da bu yazıdan sonra yazacağım. Cevabımı bu yazıdan sonra kaleme alacağım. Şimdi MHP İl Başkanı Rıfkı Karabatakın bana gönderdiği cevabi yazısını sizlerle paylaşıyorum.

                                                  SAYIN ERDOĞAN KAYA BEYEFENDİ’YE;

      Kentsel Dönüşüm Üzerinden Siyaset Başlıklı yazınızı ibretle ve hayretle okumuş idim. “Sanayi Esnafını Tehdit  Etmeyi Bırakın” başlıklı basın açıklamam üzerine kaleme alınmış yazınız baştan aşağı, MHP ve Sanayi Esnafına karşı ön yargı, AKP ye karşı ise savunma ve yaranma içgüdüsü taşıyordu. Cevap vermeyi düşünmüyordum ancak “Görmek İstemezsen Göremezsin” başlıklı yazınızla tarafgirliği eleştirip sonra da alenen tarafgir olduğunuzu ispatlar nitelikte yazınızın sonuna sıkıştırdığınız şahsımla ilgili yorum neticesi bu yazıyı yazma ihtiyacı hasıl oldu. Umarım cevap yazımızı virgülüne dokunmadan köşenizde yayınlarsınız. Köşe benim yayınlamıyorum derseniz de şaşırmam, üzülmem…..

1-      Siz bunca kitap yazmış, bende yazdığınız her kitaptan 15-20 şer tane alıp eşime dostuma dağıtmış insanlarız. Bu sizin okuduğunuzu anlayamama gibi bir eksiğinizin olmaması gerektiğini düşündüren bir durumdur. Bugüne  kadar Kentsel  Dönüşüm konusunda  4 adet  basın açıklaması yaptım. Hepsini size yeniden gönderiyorum… “Bana göre tehdit varsa tehdit de yanlış sanayi üzerinden siyaset yapmak da yanlış.” Demişsiniz. Belediye Başkanı’nın “ …zaten Sanayi deki dükkanların çoğunun çalışma şartları uygun değil bir çalışma Bakanlığı Müfettişi gelse hepsini kapatır demesi ve hakkını arayan Sanayi Esnafının dükkanına bir minibüs dolusu zabıta gönderip 30 yıldır istenmeyen belgeleri isteyip taciz etmesi tehdit değil de nedir???

2-      Yazınızda “…beğenmiyoruz böyle bir proje olmalı demeliler, yani alternatifler ortaya koymalılar. Alternatifsiz tenkitlerde bana göre sönük siyaset yapmaktan öteye gitmez.” “Hatta alternatifli projeler ortaya koyarak Belediyeyi eleştirirse daha çok puan alır. Kentsel dönüşüm projesini eleştirmek yerine alternatif koymalı.”  Buyurmuşsunuz. Bu konuda  “SİZ GEMİLERİ DEĞİL SANAYİ ESNAFI VE İNŞAAT SEKTÖRÜNÜ YAKTINIZ” başlıklı ilk basın açıklamamda “Sadece eleştiriyorlar denmemesi için teknik ekibimizle yaptığımız değerlendirme sonucu kendi çözüm önerilerimizi de sunmak istiyoruz” diyerek çözüm önerilerimizi sıralamıştık. Sizin algılarınız AKP nin önerilerine açık diğerlerine kapalı olmalı ki basınımızın duayenlerinden bilinmenize rağmen bu açıklamayı nedense hiç görmemişsiniz. Hatta bu konuda, “BİZİM MÜCADELEMİZ SANAYİ ESNAFI VE İNŞAAT SEKTÖRÜNDE ÇALIŞANLARIN MAĞDUR EDİLMEMESİ İÇİNDİR” başlıklı açıklamamızda “…Bu proje yapılacaksa;.. “ diye başlayarak mevcut halinin devam etmesi durumunda ki önerilerimizi de ortaya koymuşuz.  Hal böyle iken siz bu açıklamaları  okuyunca anlamayacak bir insan olmadığınıza göre  bizim alternatif önermediğimiz iddiasında bulunmakla neyi amaçlıyorsunuz ????

3-      Yazınızda, “Kentsel dönüşüm ile ilgili projeyi beğenip beğenmediklerini açıkça söylemeliler.” İfadesi yer alıyorBİZİM MÜCADELEMİZ SANAYİ ESNAFI VE İNŞAAT SEKTÖRÜNDE ÇALIŞANLARIN MAĞDUR EDİLMEMESİ İÇİNDİR başlıklı yazımızda “Bizim mücadelemiz kağıt üzerinde hoş görünen projenin yapılmaması için değil;  yapılırken Sanayi Esnafının ve İnşaat Sektörü çalışanlarının mağdur edilmemesi  içindir.” İfademizle  zaten istediğimiz şeyin  yazının başlığında da görüleceği üzere insanların mağdur olmaması olduğunu defalarca belirttiğimiz halde; Siz bizi projeyi yaptırmamaya çalışmak veya proje üzerinden siyaset yapmakla suçlarken kime şirin görünme peşindesiniz???

4-      Yazınızda “Haksızlığa uğrayıp uğramama konusu teknik elemanların konusu.” Veciz ifadesini kullanmış “Bu konuda teknik eleman yani inşaatla ilgili sivil toplum kuruluşlarının hiçbirisi haksızlıktan bahsetmiyor.” diye eklemişsiniz. Bu büyük bir mantık hatasıdır. Sanayici Esnafın mağdur olup olmadığına her fırsatta AKP ye teşrifatçılık yapan, kendi koltuklarını korumak uğruna taklacılık yapanlarla Koyun Keçi Yetiştiricileri mi karar verecek. Sanayi Esnafı  dişinden tırnağından artırıp yıllarca taksit ödeyerek  sahip olduğu mülklerinin yok pahasına ellerinden alındığını haykırıyor her yerde…  Duymuyormusunuz??? Yani sanayi esnafına bağırmayın aslında siz mağdur değilsiniz teknik elemanlar öyle diyor  diyeceksiniz  onlarda inanacak öyle mi??

5-      “Net olmamakla birlikte esnafa verilecek dükkânlar çok daha cazip fiyatta olduğunu biliyorum.” Diyerek kiracı olanların cazip fiyatlarla dükkan sahibi olabileceğini iddia etmişsiniz.  Bayındırlık birim fiyatları dahi 470 TL iken esnafa teklif edilen dükkanların metrekare birim fiyatları 850-900 TL ye geliyor. Yani şehir merkezinde lüks daire fiyatına şehrin 15 km dışında dükkan sahibi olacaklar. Bu size hala cazip  geliyor mu ??? Cazipse yeni yapılan sanayi den dükkan almayı düşünüyormusunuz???

6-      “Görmek İstemezsen Göremezsin” başlıklı yazınızda da tarafgirliği eleştirip AKP icraatlarına methiyeler düzdükten  sonra nerden bağlantı kurduğunuz anlaşılamaz bir şekilde “Kentsel dönüşümü yaptırmayacağız” dediğimi iddia etmişsiniz. Bu başlığı ben hiçbir gazetede göremedim. Varsa gönderin hemen tekzip edeyim. Benim dediğim             “ Kentsel dönüşümün hayata geçeceğini sanmıyorum” dan ibarettir.  Yaptırmayacağız ile hayata geçeceğini sanmıyorum arasındaki farkı izah etmeme sanırım gerek yoktur.

7-      “Projeye, “ kâğıt üzerinde güzel” sözü de çok yanlış. Bu proje güzel destek oluyorum ama insanlarda mağdur edilmemeli dese sevinirdim.” İfadenize gelince , size göndermiş olduğum basın açıklamalarında,  okuması yazması olan ve aklının gerisindebaşka bir beklentisi  olmayan  herkesin itirazımızın mağduriyete olduğunu anlayacağını düşünüyorum.  Yazılarımızı tekrar okuyup kendi yazdıklarınızla karşılaştırdığınızda eleştirdiğiniz tarafgirliğin kuyusuna düşmüş olduğunuzu göreceğinizi umuyorum.

8-      Yerel Seçimleri değerlendirdiğiniz “Herkes Aday Adayı Olabilmeli “ yazınızda ise “ … gördüğüm kadarı ile Genel Başkan Bahçeli ile baba oğul gibi olan Karabatağın kesin aday olduğu söyleniyor. Ancak ben bu düşünce ile kamuoyu oluşturulmasına da karşıyım. Burada da aday adayı olacakların önü kesilmemeli, bu bir demokratik seçim olmaz.” Demişsiniz.  Son İl Kongremizde rakibim olan İl Başkan Adayı arkadaşımızla demokrasi dersi verdiğimizi sanıyorduk. Madem böyle bir algı var sizin köşenizden ilan ediyorum.. Aday adayı olacak her arkadaşımın yanına Merkez İlçe Başkanımızla beraber oturur Adaylık açıklamasına refakat ederiz. Genel Merkez de görüşmek istediği herkesle de randevularını biz alırız. Tabii bu ifadelerinizi okuyunca  aklımıza “Bir Bahar Akşamı rastladım size ” isimli şarkının geldiğini de ifade etmeden geçemeyeceğim.

9-      “Rıfkı Bey kardeşim benim dostluk olarak çok yakın saygı duyduğum bir aile çocuğu, ağabeyi Rahmetli Refik Bey benim çok yakın dostum, dolayısı ile kendisini çok yakinen bildiğim bir kardeşimiz.” İfadenizi okuyunca da;   umarım rahmetli Ağabeyime olan dostluğunuz da bana olan gibi değildir diye düşünmeden edemedim.  Kardeşim dediğiniz bir insanın basın açıklamalarını yok sayıp, Belediye Basın Sözcüsü edasıyla yazdığınız makaleler hangi dostluğa sığar takdiri okuyanlara bırakıyorum. Dost dediğimiz insanları eleştireceksek önce objektif gözle değerlendirmeyi bilmeliyiz.  Objektif gözlemlere dayalı her eleştiriyi öper başımın üstüne koyarım.. Ancak sizin gibi yazdıklarımı ya görmezden gelip ya da tahrif eden yorumlara kulak vermeyeceğimi de bilmenizi isterim. Bu tarz yorumlarınız size belki siyasi bir ikbal sağlayacaktır. Bugünlerde siyasette sivrilmenin yolu milli vasıfları taşıyan tek parti olarak kalan MHP ye vurmaktan geçiyor olabilir. Bunu dost postuna bürünmeden mertçe yapan olursa ona bile saygı duyarım.

Bilinmelidir ki; Türkiye için de , Aksaray için de her hayırlı işe destek olmak hem şahsımın hem MHP nin temel düsturudur.  Bunu zaman zaman AKP nin zaman zaman CHP nin kuyruğuna takıldılar eleştirilerine rağmen yaptığımızı da tüm kamuoyu biliyor.  Haklının ve mazlumun  yanında, zalimin karşısında olmaya devam edeceğiz.   Biz hak bildiğimiz yolda dosdoğru yürümeye devam edeceğiz.  Kendi başarımızı asla başkalarının başarısızlığına endekslemeyeceğiz.  Eski Sanayi caddesinde “Dua edin “ dediğiniz konuda da dua filan etmeyeceğiz. Allah hayırlı olanı,  layık olana elbet zamanı gelince verecektir.  Yazılarınızda bundan sonra ki süreçte AKP gözlüğünü çıkarıp hakkaniyet gözlüğü takmanız umuduyla saygılar sunarım.. 25.02.2013

OP.DR.RIFKI KARABATAK

MHP İL BAŞKANI


26.02.2013 00:00:00

Erdogan Kaya

MHP il Başkanı Karabataktan açıklama

MHP il Başkanı Karabataktan açıklama