Eskiden olduğu gibi günümüzde de her herhangi bir suçtan karakol veya Cezaevine düşen kişi suçsuz olduğunu, suçu olmadığı halede buralara getirildiğini söylediğinde karşısındakiler ”Seni Caminin önünden mi getirdiler?”diye sorarlar.

   Yani bu diyalog tanda anlaşılacağı gibi Camii içinde veya etrafında olanlar suçlardan uzak kişiler olduğundan karakola veya cezaevine getirilmezler.

   Fakat ülkemizin alnındaki kara lekesi 27 Mayıs 1960 Darbesinin mağduru olan ve bu darbeyi yapanlar tarafından haince katledilen Demokrasi Şehidi Merhum Menderes ve arkadaşları Polatkan ile Zorlu Caminin önünden alınmış gibi suçsuz ve temizdiler.

    Yani sizin anlayacağınız Caminin önünden alınıp idam sehpasına çıkartıldılar, yani bırakın idam edilmelerini gerektirecek bir suçu işlemeleri, Karakola bile götürülmelerini gerektirecek suçları yoktu!!!

    Aksine 10 yıl süren Demokrat Parti iktidarında milleti maddi ve manevi yönden hoş eden, kalkındıran, İnsan hakları, fikir ve İnançla ekonomik standardımızı yükseltmekten başka hiçbir suçları yoktu.  

    EZANI MUHAMMEDİYE YASAĞI KALDIRILDI

      30 Ocak 1932 günü İstanbul Fatih Camiinde ilk defa okunan Türkçe Ezan’ın ardından Diyanet İşleri başkanlığının 18 Temmuz 1932 Tarihli genelgesiyle Ezan ın Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed(S.A.V.) Müezzini Hz.Bilalı Habeşi(R.A.) tarafından Miladi 622 yılından itibaren 1310 yıl ilk okunduğu şekliyle okunması yerine Türkçe okunması emredildi.

    Bu tarihte tüm il Evkaf müdürlüklerine gönderilen Türkçe Ezan metninden sonra 4 Şubat 1933 günü ise Diyanet İşleri Riyaseti(Diyanet İşleri Başkanlığı) tarafından müftülüklere gönderilen bir tamimle bu metne uyulması, aksini yapanların şiddetle cezalandırılacağı belirtildi.

       14 Mayıs 1950 de yapılan Türkiye’nin gizli oy açık tasnif yöntemiyle yapılan ilk seçiminde kullanılan oyların %52.7 sini alıp 420 Milletvekilliğini DP’nin kazanmasından  1 Ay 2 gün sonra yani 16 Haziran 1950’de Ezanın orijinal şekliyle okunmasını yasaklayan uygulamanın DP tarafından ortadan kaldırılmasıyla, Ezanı Muhammed iyenin orijinal yani evrensel şekline getirilmesi milletimizi sevince boğdu.

    GENEL AF LA CHP DÖNEMİNDE TIKA BASA

      DOLAN CEZAEVLERİ BOŞALTILDI

     Milletin yarısından fazlasının oyunu alarak Hükümet olan DP iktidarı 14 Temmuz 1950 tarihinde Genel Af çıkararak CHP döneminde tıka basa dolan cezaevlerini boşalttı.

     Genel Af, DP yandaşlarınca, “yeni dönemde sosyal barışın sağlanması için atılan önemli bir adım” olarak değerlendirilirken, Evin ekmeğini kazanacak erkeklerin cezaevinde olmaları nedeniyle mağdur olan aileleride sevindirmiş ve çıkanlar üretime kazandırılmıştı.

TÜRKİYE SINAÎ KALKINMA BANKASIYLA

      ÖZEL TEŞEBBÜS DESTEKLENDİ

  Sermayeyi tabana yaymak, üretim ve istihdam oluşturmak isteyip bunu sermayesizlik nedeniyle yapamayanların teşvik edilerek iş isteyenlere iş, aş isteyenlere aş verilebilmesi için DP tarafından yapılan akılcı yatırımla “Türkiye Sınaî Kalkınma Bankası” kuruldu

ATATÜRKÜN RESİMLERİ HÜRRİYET’E KAVUŞTURULDU

    1951 yılının başlarında hükümet, Kırşehir’deki Atatürk büstünün tahrip edilmesi olayı üzerine “İnkılâp ve Atatürk aleyhine işlenmekte olan suçların artma eğilimi gösterdiği” kanaatine vardı ve “Atatürk Aleyhinde İşlenen Suçlar Hakkında Kanun” tasarısı hazırladı.

     31 Temmuz 1951 de yürürlüğe giren 5816 sayılı Atatürk Aleyhine işlenen suçlar Hakkındaki kanunla onun arkasına saklanan CHP’lilerin yapamadığı gerçekleştirildi.

      Demokrat Partililer 1946-1950 döneminde iktidar partisi CHP’yi Atatürk’le ilgili birçok konuda eleştirmişlerdi.

      Öncelikle, Anıtkabir’in yapımının geciktirilerek Atatürk’ün Etnografya Müzesi’nde bekletilmesi, ayrıca para ve pullardan Atatürk’ün resminin kaldırılarak İnönü’nün resminin basılması DP’lilerin başlıca eleştirilerindendi.

    DP hükümeti İktidara gelmelerinin ardından CHP  iktidarının Paralardan,Resmi kurumlardan ve pullarla Cumhuriyet altınlarından kaldırdıkları Atatürk’ün resimlerini  hürriyete kavuşturarak Paralar,.Pullarla Altınlara ve Resmi daireleri yeniden Atatürk fotoğraflarını yerleştirdiler.

     Kendini bilmez bazı yobazlar DP yi Atatürk ve devrim kanunlarına karşı olmakla suçlarlar oysa atalarımız ”Ainesi iştir kişinin lafa bakılmaz .”demişler.

     Atatürk ün resimlerinin yeniden hürriyete kavuşturulmasından başka Atatürk’ü sevmek Milli İbadettir” diyen Celal Bayar’ın partisine bu iftira nasıl yakıştırılabilinir?

NATO YA GİRMEKLE SOVYET TEHDİDİNDEN KURTULDUK

    2. Dünya Savaşında Almanya’nın yenilgiye uğratılmasının ardından sınırlarını ve iktidarını yeniden güçlendiren Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği  tarafından Boğazlar la birlikte Doğu illerimizin bazıları isteniyordu.

      Onların bu tehditlerine karşı tek başımıza yapacağımız hiçbir şey yoktu.

     Türkiye DP ve onun liderleri Bayar ve Menderes in akılcı girişimleriyle yapılan katılım isteğinin Ottowa’da yapılan Atlantik Konseyi’(NATO) tarafından kabul edildi.

     1951 yılının Eylül ayında ülkemizin NATO’ya alınmasının kabul edilmesini sağlayan kararın DP ve CHP’nin oylarıyla 18 Şubat 1952 günü TBMM’de onaylanmasıyla Sovyet tehdidine karşı ülkemizin sınırları teminat altına alındı.

   Şimdi akıl sahiplerine soruyorum.!

   O Kanlı 27 Mayıs 60 ihtilalını yapanların bu ülkemizin alnına çaldıkları kara lekenin mantıklı bir sebebi varmıydı?

   Vardır diyenler kanıtlarıyla beri gelsin.

    Demokrasi Şehidi Merhum Menderes ile arkadaşları Zorlu ve Polatkan’a Allah(C.C.)dan Rahmet diliyorum.

        Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun.

 


27.05.2012 00:00:00

Ali Genç

MENDERES EZAN`I VE ATATÜRK`ÜN FOTOĞRAFLARINI HÜRRİYETE KAVUŞTURDUĞU İÇİN ASILDI

MENDERES EZAN?I VE ATATÜRK?ÜN FOTOĞRAFLARINI HÜRRİYETE KAVUŞTURDUĞU İÇİN ASILDI