Hedefsiz insan olamaz mutlaka insan kendine bir hedef koyacak. İnsanlar dünya ve ahiret mutluluğunu yakalaması için mutlaka bir hedefi olması gerekir. Bu hedefi de belirlerken de, dünyanın ve ahiret?in kaidelerine ve kurallarına uyarak gerçekleştirmesi gerekir. İnsanları sevecek, doğayı sevecek ve canlıları sevecek. Saygı duyulması gereken herkese de saygı duyacaktır.

 Sevgi, saygı ve merhamet bizim özümüz, sözümüz, gerçeğimiz ve prensibimiz olmalıdır. İnsan, ancak bu tür duygular sayesinde mutlu olabilir. Bunların yaşanmadığı yerde mutluluktan söz etmek mümkün olmayacaktır. Bu sebeple belli bir ömür yaşadıktan sonra yaşlanmak, her insan için kaçınılamaz bir son olacaktır.

Yaşlılık döneminde insan, hayatın kazandırdığı tecrübelerle yüklüdür, ancak bedenen ve ruhen yorulmuş olabilir, bu itibarla özel bir ilgi ve saygıya layıktır. İnsanlara ve özellikle büyüklere saygı duymak ve bunu söz ve davranışlarımızla göstermek insanî görevdir.

Başta anne babamız olmak üzere tanıdığımız ve tanımadığımız bütün büyüklerimize saygı göstermeli ve onları üzecek söz ve davranışlardan kaçınmalıyız.

Dünya hayatı geçicidir. Bugünün gençleri yarının büyükleri olacaktır. Bugün gücü kuvveti yerinde olan insanlardan bir kısmı, belki yaşlanmadan dünya hayatına veda edecek; bir kısmı da ileri yaşlara ulaşıp gücünü, kuvvetini kaybedecektir. Bu, hayatın bir gerçeğidir ve asla değişmez.

Bu itibarla belirli bir yaşa ulaşmış insanlara maddî ve manevî destek vermemiz gerekir. Bize düşen görev, Yüce Allah?ın emrettiği, Peygamber efendimizin tavsiye buyurduğu şekilde yaşlılara ilgi ve saygı göstermek, onlara her konuda yardımcı olmaktır. Gündelik hayatımızın her alanında sözgelimi toplu taşım araçları, alış veriş merkezleri ve bunun gibi sosyal mekânlarda yaşlılara öncelik tanımalıyız.

Meşhur din âlilerimizden Ömer Nasuhi Bilmen?in en büyük eserlerinden biri olan, Büyük İslam İlmihali isimli eserin ahlâk bölümünde, büyüklere ve hele alim zatlara karşı saygılı olmak, onlar geldiğinde saygı için ayağa kalkmak, oturması için yer açmak güzel hasletlerden olarak sayılmıştır.

 İlim adamlarının, öğretmenlerin, büyüklerin ellerini öpmek, hele baba yadigârı hüviyetindeki kişilerin özellikle babasının arkadaşlarının hal ve hatırını sorması, hürmet etmesi tavsiye edilen özelliklerdendir. 

Unutmayalım ki bugünün yaşlıları dünün gençleri olduğu gibi; bugünün gençleri de yarının yaşlıları olacaklardır. Peygamber Efendimizin şu ikazını her zaman hatırlayalım: ?Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir.

ÖZLÜ SÖZ

      İhtiyarlık denen şey, beyaz saçlardan ve yüz buruşukluğundan ziyade, artık geç kalındığı, oyunun oynanmış olduğu ve bundan sonra, sahnenin başka bir nesle ait olduğu duygusunu hissetmektir.

Andre Maurois

aksarahaberci@hotmail.com


8.06.2015 20:39:41

Mustafa Avcı

Hedefsiz insan meyvesiz ağaç gibidir

Hedefsiz insan meyvesiz ağaç gibidir