Felç, beyni besleyen kan damarlarının akışındaki durmayla birlikte ortaya çıkan klinik tablodur. Felç sonrasında kas iskelet sisteminin eski haline dönememesinin nedeni merkezi sinir sistemi kaynaklıdır. Beyinde oluşan hasarlı alanın etkilediği yapının vücutta iz düşümü sistemlerde aksamalar başlar. Yürümek ve konuşmak bunlardan en bariz olanları olarak çok göz önündedir. Bu tür bir hastalık sonucu konuşma ya da yürüme de sorun yaşayan ya da yaşayacağını düşünerek kendini buna inandıran hastalar aslında hastalık sonrasında yürüyebileceklerini bilmiyorlar.

            Felç olmak yürümeye engel değildir. Her felç vakası geçiren hastanın kesin olarak yatağa bağımlı olması şartmış gibi bir algı var toplumda. Bu algı sonucu hastalarda kendilerini ilelebet yatağa ve tekerlekli sandalyeye bağımlı olarak yaşayacağına inandırıyor. Bu inanç tedavinin kendisinden bile daha etkili oluyor. Bu tedavide ki psikolojik faktör, tedavinin kendisi kadar önemli olduğu için tedavinin başında hastanın kendisi başarabileceği şeylere inanmalıdır. Toplum ve birey olarak insanlarımıza felç konusunun yeterince anlatılamaması ve fizik tedavi ve rehabilitasyon alanın daha yeni yeni yaygınlaşmış olması bu doğru olmayan inancın yerleşmesinde etkili olmuş olabilir.Halbuki felç geçiren hastanın daha ilk gün itibariyle durumu stabil hale geldiyse fizik tedavi ve rehabilitasyon alması şart olmuştur.

            Yürümek; insan için ayrı bir öneme sahiptir hem psikolojik hem de fiziksel olarak vazgeçilmezdir. Bunun kaybolacak bir kabiliyet olarak görmek her melekeyi de dumura uğratır. Bu yüzden toplumda ve bireylerde yerleşmiş kesin kanıların bir şekilde yıkılması gerekiyor. Bu şekilde toplumsal baskınında ortadan kaldırılması ile bireylerin tedavilerinin olumsuz yönde etkilenerek başlaması da engellenmiş olacaktır. Hastalık sırasında ve sonrasında doğru bilgilendirme ve yönlendirme bu nedenle çok gereklidir.

            Felç, yürümeye engel değildir. Felç geçirmek vücudun belirli fonksiyonlarını farklı seviyelerde etkiler bu etkiye göre de bireylerin yürüyebilme olasılıkları değişir. Günümüzde sağlık camiasındaki ilerlemelerle yardımcı cihazlar noktasında da fazlasıyla yol kat edildi.  Tedavinin ilk altı ayı çok önemlidir. Bu süreç içerinde hemen her gün fizik tedavi almak gerekir.  Ülkemizde bu konuda ve fizyoterapist çalışma şartları konusunda batının gerisindeyiz. Bu yüzden de eksiklikler oluyor. Bunların düzeltilmesinde arz talep dengesi içerinde yapılacak katkılarlaancak sağlanabilir. Felç geçiren bireyler çok kısa yoldan tedavileri için fizyoterapiste ulaşabilmelidir.

 

Sağlıklı, mutlu ve ağrısız günler dileğimle?


22.08.2016 09:56:35

Abdullah Güdendede

Felçli Hastalar Yatağa Bağımlı Olmak Zorunda Değil

Felçli Hastalar Yatağa Bağımlı Olmak Zorunda Değil