Kardeşlik temeline oturtulmuş İslâm toplumunda sevgi, şükür ve kanaat gibi güzel hasletler vardır. Kin, haset, dedi kodu, gıybet, sû-i zan gibi ahlakî zaafların olgun İnsanların hayatında yeri yoktur. O işler kendini bilmez sıkıntılı insanlar da olur

Yıllarca bu kelimeleri bu nasihatleri duyarız ama maalesef birkaç saat içerisinde ne hikmetse o kelimeleri duyan sanki biz değilmişiz gibi unutur, ayni hastalığa devam ederiz.kısacası bir kulağımızdan girer,diğer kulağımızdan çıkar gider.

Gerçekten de kin haset ve  dedikodu önemli sosyal problemlere yol açan ahlakî zaafların önde gelenlerindendir. Dedi kodu yapmak bizim işimiz olmamalıdır.

Kardeşliği, birlik ve beraberliği sağlamayı hedefleyen inancımız, doğal olarak bu unsurları zedeleyecek olan her türlü davranışı da yasaklamıştır.

Haset, insanı rahatsız eden bir doygudur. Haset eden kişiler, ruhî enerjilerini boşa harcarlar, bu yüzden de çoğu kere hayatta başarılı ve mutlu olamazlar. Onların hayatlarına hasede dayalı eylemler hâkim olur.

Gönlü haset ateşiyle yananlar, hem kendi rahatlarını bozar, hem başkalarını rahatsız ederler. Maalesef nefsimize uyuyoruz. Kendi kendimize kapris yapıyoruz. Tabii ki nefsimize uyup kapris yaparsak içimizdeki haset canavarını öldüremeyiz. Âdete o canavarı yağ la balla beslemiş oluruz.

Bakın insanoğlu öyle bir yaratık ki her konuda iyilikte de kötülükte de Dünya üzerinde eşi ve benzeri yoktur.

Çünkü Allah’ın Emirlerine uyarsa Allah’ın kanun ve kuralına riayet ederse dünya üzerinde adeta bir melek gibidir insan.Ama Allah’ın değil de kendi nefsinin esareti altına girerse,tüm o güzellikler el değiştirir.Kalbindeki haramiler harekete geçerek haset,kin,iftira dedikodu ve aklına gelebilecek tüm kötülükleri yaparak adeta canavar olup çıkar.

Her zaman kendi kendime soruyorum bu güzellikler var iken, ömür oldukça kısa iken niye kötü olan şeylere tevessül ederiz ki.

Yarın mutlaka musalla taşına koyacaklar bizi.Bu hayattaki sözüm ona ufak bir zevk ve safa,ufak bir makam ve mevki için Öbür alemdeki sonsuz ve sınırsız olan zevk ve sefa,makam ve mevkii’yi  göz ardı ediyoruz ki.

Yani bu üç günlük dünya bitmeyecek mi sanıyoruz? Soruyorum size? bir kişiyi aşağılamak, tepeden bakmak veya ona haset etmek ona iftira atmak ben Müslüman’ım diyen bir kişiye yakışır mı?

Bunları bitirebilmek için kalbimizdeki bize düşman olan haset’i ,kötü niyeti,kibir’i ve büyüklük taslamayı bitirmemiz gerekir.

 

aksarayhaberci@hotmail.com


20.11.2014 00:00:00

Mustafa Avcı

Dedikodu yapmak bizim işimiz olmamalı

Dedikodu yapmak bizim işimiz olmamalı