Yaz geldi sayılır, Salı günü nerede ise sıcaklık 30 derece civarında idi. Tatil olması nedeni ile herkes kendisini Kılıçaslan ve Kültür parka atmış. Tabişehir dışına çıkanlarda mevcuttur. Ben bu toplu yaşam merkezlerine şöyle baktım, buraları bile temiz tutmuyoruz. Kuru yemişler yine yenip bu bölgelerde çimlerin üzerine atılıyor. Artık kontrolsüz yerleri ve çarşı merkezini siz düşünün. Çevreye bakış açımız bu olmamalı. Nerede yaşarsak yaşayalım bulunduğumuz yerleri temiz tutmamız lazım. Nasıl olsa temizliyorlar bakışından kurtulalım.

     Bedenin ve ruhun maddî manevî pisliklerden uzak tutulması. İslâm Müslümanları bazı görevleri yerine getirmekle mükellef tutmuştur. Bu görevlerden bir kısmı Müslümanın ruhi yönünü bir kısmı da maddî yönünü ilgilendirir. Dinin kesinlikle yerine getirilmesini istediği bedenî görevlerin aksatılması vücudun çeşitli rahatsızlıklara yakalanması ve dinî-ahlakî görevlerin yapılabilme güçlüğünü ortaya çıkarır. Bunun için bedenî görevleri titizlikle yerine getirmek, sağlıklı ve her an her türlü görevleri eksiksiz yapabilecek bir beden yapısına sahip olmak, ahlakî bir yükümlülüktür.

    Bedenî görevlerin başında temizlik gelir. Nitekim bir ayet-i kerimede Allah Teâla şöyle buyurmaktadır:

      "Orada (Mescid-i Kuba´da) günahlardan ve pisliklerden temizlenmeyi seven adamlar vardır. Allah da böyle çok temizlenenleri sever" (Tevbe, 9/108).

      Ayetten de anlaşılacağı gibi, sadece gözle görülen maddî kirler değil günah ve kötülükler gibi manevî kötülükler de pis sayılmış ve müslümanların bunlardan arınmaları istenmiştir. Peygamber (s.a.s)´in "Temizlik imanın yarısıdır" (Müslim, Tahare, 1) buyurması da temizliğin önemini gösterir.

      Temizliği; beden temizliği, yiyecek-giyecek temizliği ve çevre temizliği olarak ele almak gerekir. Kur´ân-ı Kerîm´de de bu üç çeşit temizliğe işaret eden ayetler vardır.

      Temiz Çevre İnsanların Hayvanların ve Bitkilerin Yani Tüm Canlıların Yaşaması İçin Uygun Ortama Sahip Temiz Doğal Kaynakları Korunmuş ve Gerekli Şartlara Sahip Çevredir.

     Çevre insanların ve diğer canlıların yaşamları boyunca ilişkilerini sürdürdükleri ve karşılıklı olarak etkileşim içinde bulundukları, fiziki, biyolojik, sosyal, ekonomik ve kültürel ortam.

      Yani kısaca canlı varlıkları etkileyen dış tesirlerin tümüne çevre denir. Çevre geleceğimiz için çok önemli katkılarda bulunur. Eğer çevremizi kontrol altında tutamazsak, bu bizim için ilerde pişman olunacak bir duruma gelir.

     Her şeyi Belediyeden beklemek yanlış bir düşüncedir. Bizde vatandaş olarak çevreyi kirletmeme sorumluluğumuz vardır. Kabuklu yiyecekleri çim içine atmak yerine bir kase içine koymak çok mu zor? Neden vatandaşlık görevimizi hep başkalarından bekliyoruz?

     Yaşam ve çevre birbirlerine bağlı iki önemli yaşam çerçevesidir.

     Çöpleri, çöp poşetinin ağzını sıkıca bağladıktan sonra çöp kutusuna atmalıyız.

     Yere tükürmemeliyiz.

     Ağaçlara zarar vermemeliyiz.

     Çimlerin üzerinde ateş yakmamalıyız.

     Hayvanlara zarar vermekten kaçınmalıyız.

     Evcil hayvanlarımızın atıklarını temizleyerek başkalarına zarar vermemeliyiz.

     Çevremizi sahiplenmeli, değerini ve önemini çocuklarımıza öğretmeli, büyüklerimize de anlatmalıyız.

      Pis suları sokağa dökmemeliyiz.

      Tuvaletimizi(büyük-küçük)dışarıya yapmamalıyız.

      Piknikten sonra ateşimizi söndürmeliyiz ve asla yerde çöp bırakmamalıyız.

     Kağıt,teneke,cam,pil gibi geri dönüşümü olan maddeleri geri dönüşüm kutularına atmalıyız. Bunları yapmıyorsak çevreye bakış açımız doğru değil yanlıştır.

 

 


2.05.2018 00:13:36

Erdogan Kaya

Çevreye bakış açımız

Çevreye bakış açımız