Türkiye İstatistik kurumunun yayınladığı 2012 yılı boşanma verelerine göre Kayseri’den sonra 765 boşanma sayısı ile Aksaray ikinci sıradaki yerini almış bulunuyor. Hani E-90 karayolunda yakalanan uyuşturucuların ilimiz sınırlarında yakalanması nedeni ile ilimizin uyuşturucu merkezi gibi bilinmesine canım sıkıldığı gibi bununda abartı olduğunu zannediyordum. Ama maalesef abartı olmadığını boşanma sayısının doğru olduğunu hatta imam nikâhlı olanları da buna eklediğimiz de bu sayı 1000 bulduğu ortaya çıkmış bulunmaktadır.

      Bu verilere baktığımızda mahkemelere verilen ifade sonuçlarına göre boşanma nedenleri genelde ekonomik, sevgisizlik ve şiddetli geçimsizlik olarak ortaya çıkıyor. Aslında bu üç nedenin dışında birçok faktörler varken mahkemelere bunlar delil olarak sunulmaktadır. Boşanma ile ilgili birçok davası olan bir Avukatımızla yaptığım sohbette hiçte mahkemede söylenen nedenler ön planda değil.

      Arada şiddetli geçimsizlik ve sevgisizlik olan eşler boşandığı halde neden hala birbirlerini kovalıyorlar anlamış değilim. Sokakta eşini öldüren erkek hala eşini kıskanıp başka bir erkekle konuştuğuna tahammül edemeyip kıskançlık krizine girerek eşini öldürüyorsa. Ben bunun adına sevgisizlik diyemem arkasında başka nedenler ararım. Nedir Allah aşkına son dönemlerde şiddet ve cinayetler, insan olan Allahtan korkan ne şiddet, nede adam öldürür, bu bir insanlık dışı katilliktir.

       Eşini sevmeyen bir insan neden boşandığı halde eşinin arkasından gidip kıskançlık krizine girsin? Buna kesinlikle inanmayanlardanım, eşini seven erkek eşinden ilgi alaka görmemesi nedeniyle buna çok içerleyebilir. Birde işin içine aileler girdiyse, kız annesi hala kızım eskisi gibi bir eli elimde olsun düşüncesi ile hareket ediyorsa o evliliğin çatısı çatırdıyor demektir.

     Özellikle çocuklarının mutluluğunu isteyen her iki annede çocukların üzerinden ellerini çekmeliler. Her seferinde onların hayatlarına müdahale etmemeliler, ederlerse o evliliklerde hayat olmaz. Çocuklarını bıraksınlar onların mutluluğunu seyretsinler.

       Evliliklerin boşanmaya gidişinin en başında ailelerin gençlere karışıp müdahale etmesi sonucu iplerin koptuğunu avukat dostum anlattı. Ama mahkemeye başvururken şiddetli geçimsizlik ön plana çıkarılarak dava açıldığından bahsetti. Hatta ayrılan gençlerin bir kısmının tekrar birleşmek istediklerini de duymuş oldum. Aman ailemiz duymasın biz birleşmek istiyoruz diyorlarmış.

      Diğer bir konu ise ekonomik nedenlerden dolayı zoraki boşanma. Bu boşanmaların arkasında da sevgisizlik olmadığı sadece geçim derdinin olması nendi ile boşanmaların olduğu. Bunun da en çok düzensiz harcama ve ayağını yorganına göre uzatmamak olduğu da bir gerçek.

     Sevgisiz boşanmaların en kolay olanı bu olsa gerek. Sevginin yerini nefret alıyorsa ne tehdit oluyor nede tekrar birleşme oluyor. Kıskançlık yapıp sonra arkadan cinayette olmuyor. Şiddetin en fazla olduğu evliliklerde sevgisiz evlilikler yatıyor. Eşini sevmeyen hanım eşini çekip kabullenmediği için çenesini çekmeyi denemiyor, sonrada erkekten şiddet görüyor. Şiddete gerek yok, cinayete de gerek yok, en güzeli herkes yolunu seçmeli. Kimse Allahın verdiği canı almaya hakkı yok.

      Eşini seven eşler onun sözlerine kızıp alınmaz ve güler geçer. Eğer işin içinde sevgisizlik varsa her söz onlara batar. Neticede de kavgalar devam eder ve ardından ayrılık gelir. Tabi ayrılık da neler oluyor olan varsa çocuklara oluyor. Bölünmüş ailelerin çocukları mutlaka kontrolsüz büyüdüğünden başıboş büyüyor ve Allah korusun topluma zararlı olabiliyor. Bu psikolojide büyüyen çocukları kontrol etmek de çok zor olduğundan çocuk arasatta büyüyor kötü arkadaş kurbanı olabiliyor.

       Bazen boşanıp tekrar beraber olan eşler oluyor, bir çocuk iki çocuk daha yapıp tekrar ayrılıyorlar. Madem tekrar ayrılacaksınız, bir çocuk derdiniz varken neden birde birkaç çocuk yapıp sıkıntıya girerek o çocukları aile sevgisinden mahrum ediyorsunuz? Yazık değil mi o küçücük çocukları aile sevgisi ve şefkatinden mahrum ediyorsunuz. Sonrada sokağa atıp istikbali ile oynuyorsunuz.

      Elbette anlaşamayan insanlar boşanabilmeli, zoraki evliliğini devam ettirerek hayatını zindan etmemeli. Kimseyi annesi tekrar dünyaya getirme şansı olmadığına göre, hayatını zehir etmesin. Ama bunları yaparken geride bıraktığı yavrularını da düşünmeyi ihmal etmesin.

      İlimizde boşanma birde yurt dışına gitmek için yapılıyordu, ancak yurt dışına gitmek cazibesini kaybettiği için artık bu sorunda ortadan kalktı. Ama gençlerin boşanmasının en önemli faktörü onların hayatına giren yâda karışan aileleri olduğunu bilmenizi isterim. Yavrularımızın hayatından elimizi çekip onlara destek olalım yeter. Gerisi onlara kalmış bir durum çünkü sorumluluk onlara aittir. Bu kadar boşanmanın dışında birde resmi olmayan imam nikâhı evliliği olanlar onları da sayarsak yılda 1000 civarında ilimizde boşanma yaşanıyor. Bu kadar boşanmalar hayra alamet değil.


2.04.2013 00:00:00

Erdogan Kaya

Boşanmada Aksaray 2 sırada

Boşanmada Aksaray 2 sırada