Bu gidişat nereye, nereye kadar devam edecek. Dünya üzerinde yaşayan Müslim gayri Müslim bütün toplumlarda büyük bir bozulma yaşanmaktadır. Bu bozulma hem itikâdî, hem amelî, hem de ahlâkî yönden çılgınca devam etmektedir.

Biz Müslümanlar tarih boyunca imanı güçlü, Salih ameller yapmakta yarışan, hep iyilik düşünen, iyilik yapan bir milletin varisleriyiz. Her zaman varlıkları ile gurur duyduğumuz dürüst yaşantıları ve sözleri ile bu günkü yaşantılarımıza ışık tutan atalarımız, kötülüklere karşı çok duyarlı ve tepkili oldukları için, kötüler kötülük yapmaya, zalimler zulüm yapmaya mazlumun elinden malını sermayesini bağırda bağırda almaya cesaret edemezlermiş.

Çünkü karşılarında, kötülüğü tasvip etmeyen ve kötüleri tükürük seline boğan, bir toplum bulurlarmış. İnancımız ve bu inancımıza paralel olarak gelişen örf ve âdetlerimiz, İnsanlarımızın birbirine haksızlık yapmalarını, haksız yere onun canına, malına, ırzına ve namusuna zarar getirecek işlere tevessül etmeyi asla müsaade etmiyor.

Müslümanlar da bu disiplinli ve fakat külfetsiz yaşantıdan, şikâyet etmiyor, severek, isteyerek, beğenip benimseyerek hayatlarını idame ettiriyorlarmış. Aile, akraba, arkadaş, komşular ve bütün Müslümanlar arasında karşılıklı sevgi ve saygıya dayalı bir diyalog varmış.

Birbirlerinin kıymetini bilirler ve birbirlerine asla ihanet etmezlermiş, Müslüman kardeşinin malını kendi malı, namusunu da kendi namusu gibi korurlarmış.

Yani Müslüman milletler asırlarca tam bir fazilet toplumu oluşturmuşlar. Hırsızlık, gasp, adam öldürme, zina, içki ve benzeri kötülükler çok nadiren rastlanan olaylarmış ve kötülükleri işleyen kişiler hemen toplumdan uzaklaştırılarak cezalandırılırmış.

Böylece toplumda kötülere ve bu gibi kötülüklere asla fırsat verilmezmiş. Yani bu saymış olduğum hareketleri yapanları, Kanundan ve yasadan önce toplum o kişilerle irtibatı keserek, kendini düzeltinceye kadar o diyardan uzaklaştırma cezasıyla cezalandırırmış.

Ama zamanımıza baktığımızda ne kadar neme lazımcı olduğumuzu alenen görüyoruz. Yanımızda kapkaççılık yapılsa,adam öldürülse,gasp ve hırsızlık yapılsa görmezlikten geliyoruz. Çünkü bizim beynimizde “Bize değmeyen yılan bin yaşasın“düşüncesi hakim olmuş.

Demek ki bizler atalarımızın göstermiş olduğu o öz veriyi gösteremiyoruz. Gösteremiyoruz ki çevremiz ve biz, hızlı bir şekilde uçuruma doğru ilerliyoruz. Keşke herkesi sevebilsek, keşke herkesin hakkına hukukuna riayet edebilsek,keşke atalarımızın gösterdiği erdemlikleri gösterebilsek daha çokça  keşke keşke sıralayabiliriz.Unutmayalım ki bu toplumu uzaydan gelipte bozanlar yok. Bu toplumu kendimiz bozuyoruz. Mevla hayırlısını versin.

aksarayhaberci@hotmail.com