Ak Parti  3 Kasım 2002?de iktidara geldiğinde Türkiye?nin Nüfusunun sadece %0.5?ni oluşturan kendilerini ülkenin sahibi ve ağası bu nüfusumuzun %99.5?nu ise maraba gören Beyaz Türkler(!) ?Bunlar tecrübesiz çoluk, çocuk nasıl olsa iç ve dış baskılarımıza dayanamazlar ve 1960-2002 arasındakiler gibi istifa edip giderler? diye beklendi.

     Medya,silahlı,silahsız atanmışlar ve siyasiler aracılığıyla 2002-2007 arasında 5 yıla yakın zamanda milletin seçtiği iktidarın başında boza pişirilerek akla gelen,gelmeyen tüm maddi ve manevi baskılar rağmen Ak Parti hükümetinin istifasını 2007?deki Cumhurbaşkanlığı seçimine kadar bir türlü gerçekleştiremediler. !!!

AK PARTİDEN KURTULABİLMEK İÇİN ÖNCE SONRADAN ÇIKMA 367?Yİ İCAT ETTİRİP ARDINDAN BUNA SARILDILAR!!!

    Geçmiş tecrübelerinden umutları taze olanlar  2007?nin 27 Nisan?ında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminin rantlarını engelleyip bunları  ülkenin asıl sahipleri olan milletin refahına yönelten Ak Partiden kurtuluşları olacağı konusunda hem fikir oldular.

  Bunun üzerine ?Mademki kendileri gönüllü olarak gitmiyorlar bizde 31 Mart Vakası ile başlayıp 27 Nisan 1960 darbesi ile  devam edip 28 Şubat Post Modern darbesi gibi hesap ları o zamana kadar sorulmayan alışıla gelmiş yöntemlerle gönderelim? dediler.

      Aldıkları bu kararla  28 Şubat?ın brifing alarak hukuku ayaklar altına alarak guguklaştıranlar aracılığıyla Özal,Demirel ve Sezer?de aranmayan 367 sonradan çıkmasını icat ettirdiler.

    Ardından ise bu sonradan çıkmaya ana muhalefetin denize düşen kaza zadenin sarılması gibi sarılmasını ve bunu Anayasa Mahkemesine götürmelerini sağladılar.

   Birde medyayla gizli ve açık şekilde yaptıkları tahriklerle 27 Nisan öncesi ana muhalefet tarafından AYM?ye dava açtırılmasını da sağladılar.

AYM?Yİ ANA MUHALEFET?İN VE ?E BİLDİRGE?İLE TEHDİT ETTİLER

    Dava devam ederken mahkemenin istedikleri yönde karar vermemesi halinde oluşacak sıkıntı demeçleriyle Ak Partiye ve onun şahsında nüfusumuzun %99.5?ne  aba altından sopa gösterildi.

        27 Nisan gecesi TSK? tarafından ?E. Muhtıra? verildi.

         Bu bildiri karşısında 1960-2002 arasındaki Hükümetlerin yaptıklarının aynısının gerçekleştirileceğinden de geçmiş tecrübeleriyle emin olduklarından bu defada aynısının gerçekleşeceğini sandılar.

?GENELKURMAY BAŞBAKANIN MEMURUDUR? SÖZÜYLE HEVESLERİ BİR KEZ DAHA KURSAKLARINDA BIRAKILDI

     Alışıla gelmiş teamüllerin aksine Ak Parti hükümeti yaptığı açıklamada ?Genelkurmay Başbakan bağlı bir memurdur!!!?sözü ile hevesleri bir kez daha kursaklarında kaldı.

    Bu cesur duruşla Cumhuriyet tarihimizde atanmışların hegomanyasının ortadan kaldırılmasında da bu olay kırılma noktasını oluşturmasıyla  güvendikleri dağlara karın yağmasıyla hevesleri yine kursaklarında kaldı.

    Geçmişin aksine hükümet istifa etmeyerek seçimi erkene aldı.

     Erkene alınmış 22 Temmuz seçimlerinde millet Ak Partiye 2002?deki verdiği %34.28?lik desteğini %12.40 puan arttırarak % 46.58?le yeniden iktidar yaptı.

      Ardından Cumhurbaşkanın halk tarafından seçilmesini sağlayan 21 Ekim 2007 tarihindeki Anayasa değişikliğinde ise millet tarafından Ak Parti?ye %68.95( yani %70) destek verildi.

   Kendi hesaplarının üstünde bir hesap olduğunu fark etmeyenlerin akıntıya  kürek çekmeye davam ettiler.

411 EL KAOS?A KALKTI VE  GEZİ İLEDE HÜKÜMET YIKILAMADI!!!

    2002-2007 arasında %0.5?lik azınlığın tüm çabalarına rağmen başaramadıkları Ak Parti?yi destekleyen seçmenlerle hüsrana uğratılanların bekledikleri fırsat başörtüsü yasağının kaldırılması talebiyle ayaklarına geldi.!!!

     Ak Parti ve MHP?nin anlaşmalarıyla üniversitede okuyan reşit olmuş kız ve erkeklere uygulanan başörtüsü ve sakal gibi yasakların kaldırılması kararına mal bulmuş mağribi gibi üşüştüler.

    Milletin iradesini hiçe sayarak gazetenin irisine attırdıklardı?411 El Kaosa Kalktı? başlığı ile verilen haberle hem görev ve yetkisi anayasada açık ve net olan  AYM?nin korumakla görevli olduğu anayasayı çiğneyerek.

   Anayasayı değiştirme yeter sayısı olan 367?nin 44 oy fazlasıyla TBMM?sinde yapılan çağ dışı şimdilerde esemesi bile okunmayan yasağı ortadan kaldıran Anayasa değişikliği AYM tarafından iptal edildi/ettirildi.!!!

   Buda hızlarını kesmeyince birde bu bahane ile Ak Parti ye kapatılma davası açıldı ve parti ölümle korkutularak hastalığa razı edildi.!!!

   9 yıl boyunca iç ve dış mihrakların yaptığı tüm çabalarla bu partiye ikinci bir 10. yıl daha iktidarda kalmaması için dünyanın bir çok yerinde sonradan deşifre olan onlar ve  Türkiye?den onlara katılan işbirlikçiler tarafından gizli toplantılar yapıldı.

    2010?da yapılan Anayasa değişikliğine 3 muhalefet partisinin karşı çıkmasına rağmen Millet?in %57.88?nin desteğiyle millet tarafından AK Parti taktir edilirken muhalefet ise yine yerle yeksan edildi.!!!

     Ak Parti 11 Haziran 2011?de girdiği üçüncü seçimde 2007 genel seçimlerinde aldığı %46.58?lik desteğe millet tarafından sağlanan artı %3.26 lık destekle sandık başına giden iki seçmenden birinin desteğin alarak  % 49.83(%50) destekle yeniden iktidar oldu.

    Türkiye 2013?de İMF?ye borcunu sıfırladı ve birde onlara kredi açma kararı aldı.

     Dünyanın en büyük hava limanlarından birisinin, 3. Boğaz köprüsünün ve kanal İstanbul?un hazırlıkları hızla devam ederken tekrar düğmeye basıldı.

     Önce birkaç ağaç bahane edilerek gezi olayları çıkartıldı ve yapılan tahriklerle çadırlar ateşe verilerek olay büyütülerek 16 Saat milletler arası TV kanallarında canlı yayınlar yapıldı.!!!

   Hatta Ak Partiye destek mitingi bile hükümete tepki mitingi gibi gösterildi.!!!

  Daha da olmadı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan?ın hasta olduğu belirtilerek kendisine sümme haşa birde kısa ömür biçildi.!!!

   Kendilerinin ve efendilerinin üstünde Alemlerin Yaratıcısının ve onun yer yüzündeki halifeleri olan milletinde bir iradesinin olduğunun farkında olmayanların kursaklarında bırakılan diğer çabalarını ve buna karşı Mevlamızın ve milletimizin korumasıyla boşa giden çabalarına nasip olursa Perşembe günü devam edeceğim.

   Vatanımız ve milletimizin mutlu geleceği için takibi dileğiyle.

   Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun.

   Devamı Perşembe?ye.