Atatürk gizlice  kaçmadı,Onu Samsun’a Padişah Vahdettin gönderdi!

    Bir millete yapılacak kötülüklerin büyüğü  geçmişinin kelimenin tam anlamıyla ters yüz edilmesiyle yeni nesillerin diğer milletlerin nesillerinin aksine geçmişlerine düşman edilmeleridir.!

   Hiçbir dayanağı olmayan tamamen  hayallerle kurgulanan bu ters yüzle onurlu geçmişimizinbir bölümü onursuz hale getirilerek bu onurlu duruşu sergileyenlerin veya en azından onursuzluk yapmayanların  birer onursuz ve hainmiş gibi gösterilmeleri ise  konuyu ters yüz etmektende öteye aslını inkar etme ve kendi insanlarının geleceği olan gençlerinin aslına düşman olarak yetiştirmektir.!

SULTAN VAHDETTİN’İN “HAİN “OLDUĞUNU SÖYLEYENLER TARİH CAHİLİ VE ARD NİYETLİDİR!

     Öncelikle bir kişinin suçlu olabilmesi için isnat edilen suçu işlemiş olması gerekmezmiydi?!

     Bu mantıkla hereket edecek olursak Sultan Vahdettin’in vatanı satması için önce bunu gerçekleştirecek yetkiye sahip makamda olması gerekirdi.!!!

      Ona bu suçu isnat edenlerin dayanakları bizi bile,bile1. Dünya Savaşına soktuğu yönündeki  sakat,yanlış,yalan ve tamamen asılsız mantıktır.

      Sakattır çünkü Osmanlı devleti 1. Dünya Savaş’ına Enver Paşanın fevri kararıyla girdiğinde Osmanlı devletinin  Padişah’ı Vahtettin değil Sultan Reşat’tı.!

    O zaman yani 1. Dünya savaşına girdiğimizde Padişah olmadığı gibi devlette hiçbir yetkiside olmayan biri bizi bu savaşa nasıl sokabilir?!

    “Haydi Savaşa sokmadı savaş esnasındaki liyakatsızlığıyladamı buna sebep olamaz?” diye sorabilirsiniz.

    Bu sorunun cevabıda”Elbetteki hayır.!!!”dan başkası olamaz.

    Osmanlı Devletinin Enver Paşanın oldu bittisiyle boğazlardan geçen Alman gemilerinin  personeline  Fes giydirip isimlerinide değiştirip Rus limanlarını vurdurtarak Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ve Almanya ile birlikte 1. Dünya Savaşına girdirildiğimiz tarih 1914’ün Ağustos’u.

    Osmanlı 4 yıldan fazla sürede yedi düvele karşı sayısız cephelerde savaşırken  Osmanlı Padişah’ı  Vahtettin değil Sultan Reşat’tı.!

SAVAŞIN BİTİMİNE 3 AY KALA TAHTA GEÇEN SULTAN VAHDETTİN NASIL VATANI SATAN HAİN PADİŞAH OLUR?

    Sultan Reşat’ın ölmesinin ardında Savaş’ın bitmesine ,yani Ekim 1918’deki Mondoros mütarekesinin imzalanmasından  3 ay önce Padişah olanın bu savaştaki yenilgide nasıl bir vebalı olabilir?!

     Ve bu olmayan veballe nasıl vatan haini olabilir?!

MUSTAFA KEMAL PAŞA PUSULASI BOZUK BANDIRMA VAPURUYLA İSTANBUL’DAN KAÇMADI!!! İNGİLİZLERİN ULTİMATOMU ÜZERİNE SULTAN VAHDETTİN’İN EMRİYLE 9.ORDU MÜFETTİŞİ OLARAK SAMSUN’A RESMİ GÖREVLİ OLARAK GÖNDERİLDİ!

    Yukarıda belirttiğim gibi Osmanlı Devletinin 1. Dünya savaşına girmesinde ve savaş esnasındaki başarılarındada, başarısızlıklarındada hiçbir dahli olmayan Sultan Vahtettin hain olmadığı gibi yıllarca  bizlere okullarda öğretilen Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’a gizlice pusulası bozuk Bandırma Vapuruyla kaçarak,kıyıyıy takip ederek gitmeside tamamen bir resmi tarih yalanı ve akla zarar  hiçbir dayanağı olmayan aklı evvellerin uydurmasıdır.!

    Çünkü geleceğin Atatürk’ü Milli Mücedelemizin lideri Mustafa Kemal Paşa bu yalan resmi tarihte öğretildiği gibi pusulası bozuk Bandırma Vapuruyla bir gece kaçarak kıyıyı takip ederek Samsun’a ulaşmadı.!!!

     Osmanlı Devletine İngiliz Yüksek Komiserliği tarafından Sevr antlaşmasına dayanılarak verilen ve  Karadeniz bölgesindeki Türklerin silahlanarak oradaki gayri Müslimlerin can ve mal güvenliğini tehlikeye soktukları iddiasıyla  bunun önlenmesini istemeleri üzerine istenen fırsat devletin ayağına kendiliğinden gelmişti.

    Bunun üzerine ön görüşmelerle olgunlaştırılan 9. Ordu Müfettişliğine Mastafa Kemal Paşanın atanması Ali Fuat Cebesoy’dan başlayarak Genel Kurmay Başkanlığı,Harbiye Nazırı Şakir Paşa,Erkani Harbiyeyi Umumiye Cevat(Çoban ) aynı kurumun ikinci başkanı Kazım Paşa,Sadrazam Damat Ferit Paşa ve en son olarakta  Sultan Vahtettin’in imzasıyla ve İngilizlerden boğazdan geçme iznide alınarak 14 Mayıs 1919’daki bu emir gereği Mustafa Kemal Paşa Samsun’a gönderildi.

    Atatürk tarafından yine avvel Allah(C.C.)’ın sonrada Anadoludaki milletimizin Padişah ile Osmanlı devletinin gizli ve dolaylı desteğiyle milli mücedelemezi başlattı.

     Sözün özü Sultan Vahdettin hain olmayıp Atatürk’de Samsuna gece gizlice kaçarak gitmemiş her şey devlet hiyerarşisi içinde olmuştur.

    Her zaman daima gerçeklerin bilinmesi ve bu gerçeklerle Atatürk’ünde irfanı ve vicdanlarının hür olmasını istediği gelceğimiz olan yeni nesillerimizin en kısa zamanda tarihleriyle ve dolayısıyla  ectadlarıyla barıştırılmasının sağlanması dileğiyle.

   19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı ile Gençlik Haftası Kutlu olsun.

     Rabbim Yar Ve Yardımcımız Olsun.