Bu söz Sayın MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeliye ait. Bu sözle ilgili düşüncelerimi yazacağım, ancak bu cümle ile ilgili satırlarıma geçmeden önce de söyleyeceklerimi de söylemem gerek. Malumunuz hassas bir dönemden geçiyoruz ve ülkemizde önemli gelişmeler yaşanmaktadır. Bu gelişmeler üzerine siyasi arenada Milli duygular ön plana çıkarılarak siyaset yapılıyor. Allah korusun milli duygularımız üzerine yapılan siyasetten kimse karlı çıkmaz, aksine ülkemiz zarar görür.

     Bayrak vatan kavramları hepimizin önem verdiği duygu ve düşüncemiz. Vatan Bayrak elden gidiyor gibi yaygaralar yaparak siyaset yapmak çok yanlış. Kürt, Alevi gibi birçok etnik kökenli vatandaşlarımız ülkemizde yaşıyor. Çanakkale’de, Sarıkamış da ülkemizi işgal etmek isteyen düşmana karşı hep birlikte oluk oluk kan akıtarak bayrağımızın rengini hep birlikte verdik.

      Kim diyebilir ki, Çanakkale’de şehit düşen Diyarbakırlı Mehmet’e, Edirneli Hasan’a, Trabzonlu Ali’ye, Adanalı Ahmet’e, İzmirli Mustafa’ya, Karslı Eyüp’e ve ülkemin birçok ilinden burada şehit olmuş şehidime senin bu bayraktaki renkte kanın yok diyebilir? Üç beş soysuz nevruzda Türk bayrağı dalgalandırmadı diye ülkeyi germeye gerek yok. Güneydoğu da yaşayan vatandaşlarımızın % 80 buraya toplanıp ay yıldızlı bayrağımızı taşımayanlardan daha çok vatanperver olduğuna inanıyorum.

       Terörden beslenen BDP bile terörün bitmesi ile yok olacaktır, hem de ilk seçimde yok olacaklardır. Korku içinde oy kullanan insanlar bundan sonra hür iradesi ile oy kullanacaktır. Dolayısı ile buda BDP aleyhine olacaktır ve onlarda siyaset sahnesinden silinecektir.

      Efendim Öcalan canisi ile görüşülüyormuş, falan filan. Türk bayrağı asılmamış yâda meydanlarda bayrak sallanmamış. Tamam, bunları anladım bende sizinle beraberim. Günlerdir mecliste bu konu tartışılıp polemik konusu yapılıyor. Adama demezler mi sen neden asmadın da şimdi ip kendir atıyorsun. O ipi zamanında terörüsün boynuna taksan olmaz mıydı?

      Beyler hep eleştiri eleştiri, anladık da sizin çözüm öneriniz ne? Ortada kaçınılmaz bir sorun var, inkârda edilmez. Ak Parti madem çözümü yanlış yapıyor ve ülkeyi kaosa itiyorsa sizin çözüm öneriniz ne? Bana akıllı ve mantıklı bir çözüm önerisi söyleyin ki sizinle beraber olup alkışlayayım.

       Arkadaş Güneydoğu Anadolu projeniz ve yaptığınız çözüm yanlış. Ben iktidara gelirsem konuyu şu şekilde çözeceğim diye fevkalade bir çözüm önerisi getirin. Bu konuda Türk halkını ikna edin ve bizde Sayın Başbakanı sandığa gömelim ve sizi iktidara getirelim. Çözüm diyorsun çözüm yok, alternatif diyorsun alternatif yok. Efendim ülke elden gidiyor, bayrak asılmıyor gibi yaygarayla nereye varacağız. O zaman kan aksın, sende kan üzerinden siyaset yap.

       Arkadaşlar şehit olan kimin çocukları, tamamı gariban çocukları. Garibanların ciğerleri yanıyor, gözyaşları sel olup akıyor. Bunun dışında var mı bir üst düzey yönetici çocuğunun şehit olduğu? Bu kan dursun, birlik ve beraberlik başlasın istiyor bu millet.

     Efendim Sayın Bahçeliyi bir gazeteci olarak Genel Başkan olarak takip ediyorum. Sevdiğim en iyi tarafı ise 12 Eylül sonrası kavgayı istemeyen, sokak kavgalarına karşı oluşu. Bir başka yönü ise devletin içinde kavga ve diktatörlük gibi kabadayı üslubundan uzak olarak uzlaşıcı bir yapıya sahip oluşu idi. Hatta çok MHP’li dostumdan Sayın Bahçelinin bu halini eleştirdiğini ve hatta rahmetli Ecevit’in karşısında duruşunu hazmedemediğini duymuştum. Ancak Sayın Bahçelinin devlet terbiyesi ve anlayışı bunu gerektiriyordu. O şahsa değil devlete saygı duyuyordu.

    Ancak son günlerde Meclisteki gurup konuşmasında, “daha son sözümüzü söylemedik” sözü beni şaşırtmıştır. Son sözden maksat nedir, insanların milli duygularını tahrik edip insanları yâda ülkücü gençleri sokağa mı itmek. Samimi söylüyorum bu sözü çok yadırgadım ve endişe ile karşıladım.

     İnsanları sokağa itme düşüncesi yerine alternatif politikalar üreterek çözüm önerileri sunması gerekmez mi?  Olayın arkasın da yoksa terör olayı biter de bizim siyasi ikbalimiz de biter endişesi mi yatıyor. Bu mesele bitsin isteniyorsa destek olunmalı, yanlışlık varsa alternatif fikir ortaya konmalı.

     Son günlerde birde yok İsrail Özür diledi ise arkasında mutlaka bir şeyler var diye her şeyin arkasında bir şeyler aranması çok yanlış. Benim tanıdığım Tayyip Erdoğan İsrail ne yaparsa yapsın İsrail’i sevmesi ve gönlüne sokması mümkün değil. Kimsede arkasında bir şey aramasın, Tayyip Erdoğan’ın gönlüne İsrail’in girmesi de mümkün değil. Ne olmuş Özür diledi ise dilesin ne bunda arkasında ille de bir şey arıyoruz, ne bedel verdik iddiasında bulunuyorsunuz. Ülkemiz adına Dünyanın yönetildiği bir ülkenin özür dileyip bedel ödemesi küçümsenemez, bu ülkemizin gücünü ortaya koyar. Bundan endişe duyan ancak siyasiler olur, oda oy kaygısındandır.


26.03.2013 00:00:00

Erdogan Kaya

` Son sözümüzü söylemedik`

? Son sözümüzü söylemedik?