MHP Aksaray İl Başkanı Sayın Rıfkı Karabatak’ın şahsıma gönderdiği açıklamasını tarafsız gazetecilik anlayışım gereği noktasına virgülüne dokunmadan dün yayınlayarak sizlerle paylaşmıştım. Basınla arası çok iyi olan Karabatak’ın ilk defa bir açıklaması bazı kurumlarda bugüne kadar ki basın bültenleri hiç yer almazken yâda iç sayfalarda kuşa çevrilerek verilirken benim köşemde özel olmasına rağmen tamamı yer almıştır. Bu benim bana tehditvari yazı gönderenlere karşı da bir hoşgörümdür.

      Sayın Karabatak öncelikle şunu belirteyim ki bana gönderdiğin yazında bile kamuoyu önündeki imajını ortaya koyarak dik başlılık, külhanbeylilik edası ile kaleme aldığınız yazınızı okuyunca hiçte şaşırmadım. Zaman zaman bazı gazeteci arkadaşlarıma aba altından sopa gösterişini burada bana da yapmışın. Ne kadar büyüksen muhatap alıp cevap verme gereği bile duymayacaktım diyerek büyüklüğünü ortaya koymuşun.  Büyüklenme padişahım senden büyük Allahım var.  

     Bu cevap yazımdan sonra asıl bundan sonra ben seni muhatap almayıp adını dahi burada zikretmeyeceğim. Bunun değmediğini görmüş bulunuyorum, haşa be kardeşim sen Allah mısın, eleştirilmeyecek? Eğer siyaset yapıyorsan her türlü eleştiriye açık olman lazım. Eleştirileri kabul etmiyorsan siyaset sahnesinde olmayacaksın. Ben evet duayen bir gazeteci olarak belden aşağı vurmayı yada aile hayatı ile ilgili insanların özelini yazmayı gazetecilik saymam saymadım da.

       Dolayısı ile yapıcı tenkitlerime bile tahammülü olmayan bir il Başkanı yarın bir yere seçilse nasıl yanına varacağız? Buradan hiçbir şekilde şahsınızı küçük düşürecek bir satır yazmadım. İşte kamuoyu içinde ki durumun bu, duymadı isen benden duyarsan sevinirim, dost acı söylermiş. Ben hiçbir zaman MHP düşmanlığı yapmadım yapmam da, yanlış politika ve açıklamalarını MHP’yi eleştiriyormuş gibi algılayarak işi o tarafa çekmene de üzüldüm. Çünkü MHP o kadar dost ve sevdiğim arkadaşlarım var. Benim birinci derecede yakınlarım da var, bu yazınla onları da kaybettiğinin farkında mısın?

       Burada içgüdü gibi cümle kullanarak hitap etmen beni değil asıl seni küçültür, size iade ederim. Evet, ben AKP’yi seviyorum ve düşüncelerini tasvip ediyorum. Yarın mevcut düşüncesinin dışına çıkarsa sırtımızda yumurta küsesi yok, kafatasçı da değilim bırakırım. AKP’den hiçbir beklentim yok, kimseden de aldığım bir söz yok, her şey kısmet meselesi. Ben Sayın Başbakanı Aksaray da kimse tanımazken İstanbul İl Başkanı iken tanırım. Kendisi düşünce ve fikirlerime uyduğu için seviyorum. Elbette benimde bir fikrim var fikirsiz insan olur mu? Öyleyse fikrimi savunmak kadar doğal şey yok.

       Sayın Belediye Başkanı Palta’nın silahşoru gibi lanse etmene çok şaşırdım, dün Sayın Paltayı eleştirdiğim yazılarımı herhalde görmemişin yâda görmezlikten geliyorsun. Aynı şekilde şahsınızı İl Başkanlığına adaylık dönemlerinde desteklediğim yazılarımı da biliyorsunuz, bana teşekkür telefonları açtığınızı da unutmuşunuz. Ne garip ki, ben Belediyeyi savunduğumu yazmışınız, kentsel dönüşümde ben Aksaray-ı savunup müdafaa ediyorum. Kentsel dönüşümle ilgili yazılarımdan sonra ne Nevzat Bey beni arayıp teşekkür etti nede sırtımı sıvazladı. Benim böyle bir beklentim olamaz, olması da mümkün değil. İnanmadığım bir konuda bir Allahın kulu bana bir satır yazdıramaz, satında alamaz, beni satın alacak para da henüz basılmadı.

       Çok büyük olmalısınız ki nereden bu kuvveti ve gücü aldığınızı bilmiyorum. Kentsel dönüşümün yapılamayacağını söylüyorsunuz. Bununla ilgili haberi mail yolu ile size gönderdim, açın nasıl dava açıp tekzip edecekseniz edin. Ben Sanayici esnafımızı haklı yâda haksız diye itham etmedim, elbette kendilerine göre haklı oldukları yanları vardır. Benim derdim bu projenin öyle yâda böyle hayata geçmesi. İlle de esnaf mağdur edilerek hayata geçsin diye bir iddiam bile yok.

       Neden bu projenin iyi veya kötülüğü ile ilgili bir cümle söylemiyorsunuz da, esnaf mağdur oluyor edebiyatı yapıyorsunuz. Projenin güzelliğini kabul edin esnafında mağdur olduğunu söyleyin. Belediye ile ilgili basın açıklamaları yaparken sokaktan edindiğiniz lafları basın bülteni yapmayın ciddi manada bilgi edin öyle yap insanlar bu açıklamalara gülüyor demek size hakaret mi geliyor?

       Belediye meclis üyelerin var İl Genel Meclis üyelerin var neden onlardan bilgi almıyorsun? Alamazsın çünkü onlarla bir araya gelmeye tenezzül etmiyorsun, kendine muhalif görüyorsun. Dün MHP’de Belediye Başkanlığı, Milletvekilliği, İl Ve İlçe Başkanlığı yapan kaç kişi ile bir araya geliyorsunuz? Koray Aydın’ın partinize geldiğinde partinize gelen arkadaşlarınıza hayırdır bunlar nereden geldi diye onları yadırgadınız mı yadırgamadınız mı? Aksaray da birinciliğe her dönem oynayan MHP bugün nerede biliyormusun. Bu tutum ve davranışınızla Nevzat Beyle aday olursanız kazanacağınızı söylerken benle bahse girerimsin seçimi yine Nevzat Beyin aday olursa alacağına.

       Vefaya çok önem veren bir insanım, memur olmama rağmen kendisini buradan tekrar rahmetle anıyorum Rahmetli ağabeyiniz nereye aday oldu ise hiçbir beklenti içinde olmadan yanında olduğumu ve her sırrına ortak olduğumu bilmenizi isterim. Bilmiyorsanız o günü bilen birçok dost hala hayattadır, onlara sorabilirsin. Rahmetlide beni o derece sever ve sayardı.

        Şunu söylemek istiyorum ki, tehdit ve aba altından sopa göstermeyi bırakarak siyaset yapmalısın. Artık bu tür siyasi çalışma ve beklentiler pirim görmüyor. Olaylara objektif baktığımı bilmelisiniz, ancak AKP’nin on sayfa yazsam bitiremeyeceğim Ülke hizmetini de gözlüğünüzü çıkarırsanız görürsünüz. Görmek istemezseniz aşırı tarafgirliğinizden dolayı göremezsiniz. Küçük hesaplarla Sanayi esnafının arkasına sığınarak Aksaray hizmetlerini siyasi malzeme yapmadan onlarında hakkını savunurken güzel hizmetleri de takdir ederseniz büyürsünüz. Keşke bana o yazıyı yollamasaydın, kazanmadın kaybettin, Erdoğan Kaya yakınlarından MHP’li olanları kaybettiğini bilmeni isterim. Bundan sonrada bu köşede adını göremeyeceksin, öfke, kin, nefret ve tehdit siyaseti insanları siyasetten uzaklaştırdığını bilmenizi isterim. Artık seçmen hoşgörü ve sevgi siyasetini seviyor.