Çarşamba günü Cumhurbaşkanlığı külliyesindeki Erdoğan ile Davutoğlu´nun görüşmesiyle başlayan, ertesi gün ise Başbakanın Ak Parti genel merkezindeki açıklamasının ardından ortalık birden toz duman oldu.

DEĞİŞİKLİK AK PARTİDE TELAŞESİ İSE İLGİSİ OLMAYANLARIN

Fakat tozu dumana katanlar ne Ak Partililer, ne de kamuoyu!

Mangalda kül bırakmayanlar;

 Darbelerin anası olan 27 Mayıs´a alkış tutan.

28 Şubat Post modern darbesinden medet uman.

Özal, Demirel ve Sezer´in seçilmesinde kimsenin aklına bile gelmeyen sonradan çıkma 367´ye mal bulmuş mağribi gibi sarılanlar.

27 Nisan E Muhtırasını alkışlayanlardı.

TV Kanalları ve ajanslara verdikleri demeçler ve programlarda yaptıkları yorumlarla her biri birer demokrasi havarisi kesilmiş!

 TÜRKİYE GERİYE DÖNÜŞÜ OLMAYAN YOLA GİRDİ!

  Düne kadar insan hakları inanç ve fikir hürriyeti ile müteşebbis hürriyetine karşı çıkanların ikna odaları kurucularına makamlar verenlerin bir damla suda fırtına koparırcasına çıkarttıkları bu toz dumanla umduklarına nail olmaları kesinlikle mümkün değil!!!

    Çünkü  birincisi Türkiye onların bildiği eski Türkiye değil!

  2002´den bu yana samimiyet ve cesaretle onlarca yasal ve birçok anayasal düzenlemeyle sağlanan demokratikleşme çalışmalarıyla Türkiye Muasır medeniyetlere ulaşmada geriye dönüşü olmayan yola girdi.

TÜRKİYE DE ARTIK ÇAĞ DIŞI DİNE VE FİKİRLERE OLAN BASKILAR GERİ GELEMEZ!!!

Bu nedenledir ki;

Artık Türkiye´de ne yeniden Özal´ın kaldırdığı TCK ?nın163. Maddesi ve benzeri.

Ne fikir hürriyetinin üstündeki demeklesin kılıcı olan ceza kanunu maddeleri yeniden gelmez.

İktidar olmaktan umudu olmayınca göreve çağırılanların buna uyması.

Kuran´ın 15 yaşından öncekiler tarafından okunmasının yasaklanması.

Başörtüsünün üniversitelerde ve kamuda yeniden yasaklanması.

Her ayın sonunda bir damla suda fırtına kopartılan kamuoyunu canından bezdiren MGK gerginlikleri de bir daha olmaz.

 Bu nedenle Kanal ,Kanal gezenler tarafından daha önce Abdullah Gül ve Bülent Arınç üstünden yapılmaya çalışılan ve tutmayan.

   Şimdide Başbakan Davutoğlu nun üstünden tekrarlanmak istenen çalışmadan da bir şey beklemeleri akla ziyan beyhude çabadır.

 BU BİRLİKTELİK SİYASİ İSTİKBALE DEĞİL HAKKA DAYANAN İMANİ BİRLİKTELİKTİR!!!

  Çünkü bu birliktelik siyasi istikbal çıkarı yerine Hakka dayanan imani bir birliktelik olduğundan 14 yıldır içten ve dıştan gelen onca tazyike, tehdide ve teşvike rağmen şimdiye kadarki beklentiler nasıl ki boşa çıkartılmışsa  Davutoğlu meselesinde de kol kırılmadı amma kırılsa bile yen içinde kalacak.

Bu nedenle birkaç gündür milletin genelini balık hafızalı sananlar kendilerini boşa yoruyorlar.

 Çünkü  bunu isteyenlere de, bunun için canlarını dişlerine takanlara da buradan ekmek çıkmaz.

HAYIR OLAN NİYETİN AKİBETİNİ ŞERRE ÇEVİRTMEYE KİMSENİN GÜCÜ YETMEZ

 2002´den bu yana ivme kazanan başarı destanlarını yazanların niyetleri hayır olduğundan Türkiye´mizin akıbeti de Ulu Yaratanın izni ile bu günden daha iyi olacak.

  Sayıları çok azda olsa bir kısım vatandaşlarımızın da mutlu istikbalimiz için birliğimize ve dirliğimizle  gelişmemize helal getirecek bu çağ dışı anti insani, anti hukuki çabalar karşısında uyanık olmaları ve demokrasi karşıtlarının oyunlarına gelmemeleri dileğiyle.

 Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun.